İlişkisel örüntüler dünyaya geldiğimiz andan itibaren kurduğumuz bağların neticesinde şekillenir. Bu bağların oluşturduğu dinamikler çözümlenmediği müddetçe hala üstü örtük bir şekilde etkinliklerini sürdürmektedir. Bireysel terapilerde daha uzun soluklu bir süreçle açığa çıkartılan bu dinamikler grup terapisi ortamının odak konusudur ve daha kısa sürede bir dönüşümü hedefler. Aynı zamanda grup katılımcıları arasında gelişen yeni arkadaşlıkları ve bağı grup liderleri eşliğinde yeniden gerçekleştirebileceği bir ortam sağlanır. Her insanın kendi biricik bağlanma stilini keşfetmesi ve çatışmalarını keşfederek sınırlılıklarını anlayabilmesi önemlidir. Grup terapisinde tüm bunların keşfi sonrasında hayatımızda esnememiz gereken, sınır koymamız gereken ya da terk edip vazgeçmemiz gereken durumları grup arkadaşlarının bakış açılarını da değerlendirerek yaparız.